13-14 yaşlarındaydım. Early Access dönemi ergenliğimdeyim. Bir kimlik bulma çabası, efendime söyleyeyim bir cool olmak istemeler.
Çok istediğim bir gitar vardı. Ailemden ısrarla istedim, almadılar. Ailem orta gelirli, ufak tefek lükslere para harcayabilecek durumdaydı. Yani o gitarı alabilirlerdi bana. Fakat bir anlık heves olduğunu düşünüp, almak istemediler. Biraz maymun iştahlı görmeye başlamışlardı beni.
Yaz tatiliydi zaten, beni aldı bir hırs. Gidip bir markette çalışmaya başladım. Reyon düzüyorum, müşterilerle ilgileniyorum, camları siliyorum her sabah. Bir çırak ne yaparsa, onu yapıyorum. Bir şekilde günler gelip geçiyor. Bir gün Şenol Abi'ye açtım konuyu, neden çalıştığımı anlattım. "Tamam dedi, o işe bakarız". Belki de bana büyük bir kötülük yapıp, maaşımı erken verdi. Artık beni kimse tutamazdı...
İşte beklenen gün gelmişti. Param vardı ve kendi paramdı. Kimseye hesap vermeden, istediğim şeyi elde edebilecektim. Yüce Allahın yetişkinlere verdiği bu lütfu, ben bu yaşta tadacaktım. Aman tanrım...
İlk maaşımı alır almaz, gitar dükkanına damladım. İstediğim gitar oradaydı. Onu o kadar iyi tanıyordum ki.. Daha önce çok kere girip incelemiştim. Ne hayallere konu olmuştu; köpek gibi çalıyordum, ne hatunları dize getiriyordum, neler neler...
Verdim parasını, sırtıma taktım, eve yolunu tuttum sevinçle. Markete de uğradım. En sevdiğim şeylerden istediğim kadar aldım. Maaşı bitirdim. Hayatta ne kadar mutlu olunabilirse, o kadar mutluydum.
Eve gelip, ortamımı hazırladım. Adeta bir ayin gibiydi benim için. Gitarı kılıfından çıkardım. Nasıl da güzel parlıyor ahşap ahşap... Elimi gezdirdim üstünde, tellerine dokundum. Uzun bir gündü. Baş ucuma da koydum, yatağa uzandım.
İşte o an, öyle bir huzursuzluk çöktü ki, anlatamam. "Günlerce bunun için çalıştım ve param kalmadı. Bundan sonraki günler de 'hiçbir şey' için çalışmam gerekecek" dedim içimden. İşte o an para kazanmanın ne demek olduğunu anlamıştım.
Kalan o günler, o kadar zor geçti ki. Belki maaşı önceden almasaydım, bu kadar zorlanmazdım. Velhasılkelam, ayı doldurunca işi bıraktım.
Sonra o gitarı pek sevemedim. Hep aklıma onu aldıktan sonra, lanet ederek çalıştığım günler geldi. Ailem de haklıymış, geçici hevesmiş biraz da benimkisi.
İlk defa olgunlaştığım hissini bu olayla tatmıştım. O günden sonra aileme hiçbir konuda, hiçbir zaman, hiç ısrar etmedim.